Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik :''Filistin, günümüz dünyasının en uzun süreli kanayan yarasıdır'

Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik : ''Norveç'te geçtiğimiz hafta meydana gelen vahşi saldırı karşısında tüm dünya nasıl tek vücut olduysa, aynı duyarlılığı başta Filistin olmak üzere zulme uğrayan herkes için dünyadan, gelişmiş ülkelerden, özgürlükten bahsedenlerden beklediğimizi belirtmek istiyorum''

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Filistin'in günümüz dünyasının en uzun süreli kanayan yarası olduğunu söyledi.

     Bakan Çelik, ''4. Filistin Kültür Haftası'' etkinliklerinin Şanlıurfa programının açılışı dolayısıyla Balıklıgöl Yerleşkesi'ndeki amfi tiyatroda düzenlenen törende, ''Bu buluşmanın Şanlıurfa'da olmasını çok anlamlı buluyorum'' dedi.

     Şanlıurfa'nın Hz. İbrahim'in şahsında zulme direnişle sembolleşen bir mekan olduğunu, Nemrut'un zulmüne karşı Hz. İbrahim'in, Firavun'un zulmüne karşı da Hz. Musa'nın imanlı duruşunun tüm mazlumların ilham kaynağı olduğunu ifade eden Çelik, Filistin halkının Hz. İbrahim'in ve Hz. Musa'nın haklı davasının bayraktarlığını yaptığını söyledi.

     ''Onun için bu mücadelede Filistin halkının yanında olmak, bir insanlık görevidir'' diyen Faruk Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:

     ''Filistin, günümüz dünyasının en uzun süreli kanayan yarasıdır. Filistin'den bahsederken akıllara bir ülke, bir coğrafya, bir halk yerine dinmeyen bir sancı, kurumayan gözyaşı, yanan yürekler gelmektedir. Bunun içinde Filistin'i konuşmaya günler, haftalar, aylar, hatta yıllar dar geliyor.

     İnsanlık onurunun gömülü olduğu anıt mezarın adıdır Filistin. Ölüm kusan namlulardan korunmak için babasının gölgesini siper eden çocuğun bakışları, bombalanan sahillerde cıvıldaşan yavruların çığlıkları, gıcırdayan tankların karşısında dikilen anaların ihtişamı, aslında bütün dünyaya yıllardır her şeyi çok iyi anlatmaktadır. Ne acıdır ki ağızlarını her açtıklarında evrensel değerlerden, insan haklarından bahsedenler, Filistin'de yaşananlar karşısında duyarsız, kör ve sağır kalmaya devam etmektedir.

     BM okulunu dahi bombalamaktan çekinmeyen bir zihniyet karşısında BM Evrensel Beyannamesinin, haklarının ne anlamı vardır. Bir damla petrol için dünyayı ayağa kaldıranların, zaman zaman kan deryasına dönüşen Filistin için kıllarını kıpırdatmamaları çok manidar değil midir? Onların gözünde bir damla petrol, bir damla kandan, bir damla gözyaşından daha da değerlidir. Bütün bunlara rağmen Filistin için çarpan cesur yüreklerin olması, bizleri umutlandırmakta, zalimleri ise telaşlandırmaktadır. Onların isteği Filistin'de kardeş kanının akması ve Filistin'in açık cezaevi olmaya devam etmesidir. Amaçları 60 yıldır yaptıkları gibi Filistin'i Filistinlilerden arındırma mücadelesidir. Bunun için her yolu denediler, her zulmü mubah gördüler, ama çok şükür ki başaramadılar. Masum Filistin'i gönlümüzden, yüreğimizden çekip alamadılar.''

     ''GÖNÜL BİRLİĞİ, EL BİRLİĞİ DEVAM EDECEKTİR''

         Faruk Çelik, İsrail'in her şeye rağmen Filistin'i zulmüyle yok edemediğini, yalnızlaştıramadığını ve sindiremediğini belirtti.

     Her türlü zulme ve yokluğa rağmen Filistin'de yürütülen haklı mücadelenin insanlık onurunu kurtarma mücadelesi olarak nitelendiren Çelik, bu köklü mücadelenin siyasetin dışına taşıp, sanattan edebiyata kadar her alanda kendini en gür bir şekilde ifade etmenin yollarını bulduğunu dile getirdi.

     Sanat ve edebiyat yoluyla Filistin mücadelesine destek olan iki isme dikkati çeken ve ilkinin Şanlıurfa'nın yetiştirdiği şair ve yazar Akif İnan olduğunu belirten Çelik, şunları kaydetti:

     ''Bakın ne diyor usta şair, 'Mescid'i Aksa'yı gördüm düşümde. Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu. Varıp eşiğine anlımı koydum, sanki bir yer altı nehri kanıyordu'. Merhumun bu dizelerle başlayan şiiri, şimdi Mescid'i Aksa'nın duvarlarını süslüyor.

     Diğer isim ise Naci Salim Ali'dir. Dünya Filistin'de olup bitenleri, onun çizdiği Hanzala karakterinden öğrendi. Empati kurup sahiplendi. Dünyaya verdiği mesaj İsrail'i çok çok rahatsız etti ve sonunda İsrail, Hanza'nın çizeri Naci Salim Ali'yi susturmak istedi, onu da şehit etti. Peki Hanzala sustu mu? Milyonlarca Filistinli sustu mu? Filistin davasına gönül veren yüz milyonlar sustu mu? Filistin davası bitti mi? Bitmedi.

     Bitmeyecek diye Şanlıurfa'dan bütün dünyaya haykırıyoruz. Filistin, 20. yüzyılda olduğu gibi 21. yüzyılda da zulme karşı direnişin sembolü olmayı sürdürecektir. Biz geçmişte olduğu gibi bugün de yarın da Filistin halkının haklı davasının yanında olmaya devam edeceğiz. Çünkü Filistin'in acısı tüm Türkiye'nin, tüm Müslümanların, duyarlı tüm insanların acısıdır.

     Bu vesileyle, Filistin'de yıllardır devam eden drama seyirci kalan dünya devletlerini insafa davet ediyorum. Norveç'te geçtiğimiz hafta meydana gelen vahşi saldırı karşısında tüm dünya nasıl tek vücut olduysa, aynı duyarlılığı başta Filistin olmak üzere, zulme uğrayan herkes için dünyadan, gelişmiş ülkelerden, özgürlükten bahsedenlerden beklediğimizi belirtmek istiyorum. Filistin davası uğruna şehit olan bütün kardeşlerimi rahmetle anıyorum. Gerek şehit olanlar, gerekse yaşayanlara buradan haykırıyoruz. Bu dava muzaffer oluncaya kadar, gönül birliğimiz, el birliğimiz devam edecektir. Cenab-ı Hak inşallah Filistinlileri, Filistinli kardeşlerimizi muzaffer kılacaktır.''

         FİLİSTİN BÜYÜKELÇİSİ MARUF

         Filistin'in Ankara Büyükelçisi Nebil Maruf da etkinliğin, Filistin'in El Halil şehri ile kardeş şehir olan Şanlıurfa'da düzenlenmesinin önemine dikkati çekti.

     Geçen haftadan bu yana Filistin ile ilgili üç faaliyete imza attıklarını, ilk olarak Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas'ın Türkiye ziyareti, daha sonra dünyanın her tarafındaki Filistin büyükelçilerinin İstanbul'da yaptığı zirve olduğunu anlatan Maruf, son olarak Filistin Kültür Haftası'nın İstanbul'da yapıldığını hatırlattı.

     ''Bu faaliyetler kardeş ülke Türkiye'nin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Devlet Başkanımız Mahmut Abbas'ın himayelerinde tertip edilmiştir'' diyen Maruf, şöyle devam etti:

     ''Büyükelçiler zirvesinin İstanbul'da düzenlenmiş olması, yani dünyanın her tarafındaki Filistin büyükelçilerin burada toplanmasıyla birlikte biz dünyaya şöyle bir mesaj vermek istedik. Türkiye, bu bölgenin en önemli ülkesidir ve biz Türkiye'ye Filistin davasına verdiği destekten ötürü teşekkürlerimizi sunmak istiyoruz. Bu faaliyet BM'ye yapacağımız Filistin'in devlet olarak kabul edilmesinin ilk adımını oluşturuyordu. Bu hamleyi, Filistin davasına en büyük desteği ve yardımı veren kardeş Türkiye'den başlatmak istedik. Etkinliği düzenleyerek de iki ülkenin liderliğini ve halkları arasındaki yakınlığı buraya yakınlaştırmak istedik. İki ülke arasındaki ilişkileri canlandırmak ve güçlendirmek için düzenledik.''

     Konuşmasında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in Filistin'e verdiği desteğe de değinen Maruf, ''Kendisi Filistinlilerin yanında ilk kez durmuyor. Onun geçmişi Filistin davasına verdiği desteklerle doludur. Filistin halkı kendisini gayet iyi tanımaktadır'' şeklinde konuştu.

     Şiir dinletisi ve Filistin'in Ramallah kentinden gelen Asayil Grubunun gösterisinin ardından etkinlik sona erdi. Filistin'in Ankara Büyükelçisi Maruf, törenin sonunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik, Şanlıurfa Valisi Nuri Okutan ve Belediye Başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba'ya plaket, Filistin'i simgeleyen atkı ve rozet hediye etti.

     Etkinliğe AK Parti Şanlıurfa milletvekilleri Seyit Eyüpoğlu, Mahmut Kaçar, Abdülkerim Gök, Kasım Gülpınar ve Mehmet Akyürek ile çok sayıda davetli katıldı.

     Bu arada saat 20.00'de başlayacağı belirtilen program, yaklaşık 1.5 saat gecikmeli başladı.

urfaolay.com

Yorumlar