Dezenfekte Fransızca bir kelime olup Türk Dil Kurumunda “Mikroplardan arınma” olarak tanımlanmıştır. Sözlük anlamı bu olmasına rağmen sadece bunu bir maddi hastalığın tedavisi olarak düşünmek çok yanlış bir durum olduğunu söylemek isterim. Nedeni ne derseniz buyurun yazımızı okuyalım.

            Yukarıda anlamını verdiğim dezenfekte genellikle hastalık öncesi veya sonrası yapılan bir işlem olarak bilinir. Evet, öyledir de ama sosyal ve kültürel açıdan bakıldığında bu durum daha başka bir hal alır. Kafanızı daha fazla yormama adına biraz konuyu açalım.

            Sosyal medya (Bu terimin yanlış olduğunu düşünenlerdenim) hayatımıza girdiği andan beridir sosyal ve kültürel hayatımızda onarılması güç tahriplere yol açtığını artık herkes biliyor. Biliyor bilmesine de gerekli tedbirler de alınmıyor. Dolayısıyla hastalık tüm benliğimizi kaplamak üzere olduğu da aşikardır.

            Yaşadığımız toplumun gelenek ve göreneklerine ters olan ne varsa elin gavuru içimize sokmak için bunu cazip hale getirerek sosyal medya üzerinden büyük tahripler yapmaya devam ediyor. Nefsimize güzel görünen bu durumu maalesef toplum olarak ta benimsemiş durumdayız. Var olan hastalığı teşhis etmemize rağmen tedavi yönetimi bilinmesine rağmen bir türlü bunu yapmıyoruz, yapamıyoruz.

            Mesela TikTok denen bir paylaşım hastalığı ülkemizde çok yaygın bir şekilde uygulanmaya başladı. O gün bugündür toplumumuzda yaşanan bu hastalık bizi pençeleri arasına aldı. En mahrem durumlarımızı da paylaşır hale geldik. Paylaşım yaptığımız konuları bize birileri söylemeye kalkarsa belki de cinayet işleyecek kadar ileri gideriz.

            Teknolojiye karşı biri değilim ama var olan teknolojiyi hak ve hakikat yolunda kullanmak asli görevlerimiz olsa belki de bu hastalık bu kadar ciddi boyutlara ulaşmazdı. Maneviyat dünyamızın bu kadar tahrip edilmesi elin gavurunu elbette işine gelir. Çünkü onların tek amaçları Müslüman toplumları sadece silah yoluyla değil bu yolla da yıkmaktır. Ellerinde ki tüm imkanları da kullanmaya devam ediyorlar.

            Şimdi bu durumu daha iyi analiz etmek için şöyle bir deney yapalım:  Kendi çocuğumuza bir soru soralım, 3 futbolcu adı, 3 şarkıcı adı ve 3 Sahabe adı soralım. Alacağınız cevabı değerlendirip bizim nerede olduğumuzu görebilirsiniz. Bu durum karşısında hemen dezenfekte olayına gitmeli kirlenen maneviyat dünyamızı İman ile Dezenfekte etmelisiniz.

            Maddi hastalık için kullanılan dezenfekte olayı manevi hastalıklar içinde kullanılmalı. Manevi hastalıkların tedavisi ilaçla yapılırken manevi hastalıkların tedavisi de İmani konular ile artar. Neye, nasıl iman ettiğimizi, iman eden bir müminin yaşam tarzının ne olması gerektiğini, kulaktan dolma bilgilerle değil, okuyarak, tahkik ederek öğrenme ve öğrendiklerimizi yaşayarak temsil etmeyi karakter haline getirmeliyiz. Unutmayalım ki Yüce Allah’ın ilk emri Namaz, Oruç, Hac değil ilk emri Oku’dur… Selam ve dua ile… 2019-11-19