Geçen hafta Manisa'nın Soma ilçesinde Kömür Madeninde meydana gelen elim kaza sonunda tam 301 Şehit verdik. Dile kolay tam 301 ocak, 301 babayiğit, bunların geride bıraktığı yetimler. İnsan bu sayıyı telaffuz ederken bile tüyleri diken diken oluyor. 10 değil, 50 değil 100 değil 200 değil tam 301 bir can. Allah onlara merhametiyle muamele etsin, geride kalanlara güzel bir sabır versin.

            Bu olaydan sonra zerre kadar vicdan sahibi insanlar dahi sadece Türkiye'de değil tüm dünyada derin bir üzüntüye kapılıp herkes kendince dualar etti, bir şeyler yapmaya çalıştı. ama sadece 3 kişi ve onun zihniyetinde olanlar hariç. Türkiye 77 Milyon olarak bu durum karşısında kenetlendi ama 3 kişi ve onun zihniyetinde olanlar hariç. Bazı gazeteci ve yazar bozuntuları ve onların zihniyetini taşıyanlar yaşanan bu olay karşısında bırakın üzülmeyi neredeyse zil takıp oynayacak kadar alçaldılar. Benim onlara diyebileceğim bir tek şey var oda Allah sizi Islah Etsin.

            Çok yakın bir zamanda Güney Kore'ye ait bir gemi batmış ve bu olayda da yüzlerce öğrenci ölmüştü. Kolombiya'da bir öğrenci servisi yanmış bu kazada da 32 öğrenci yanarak can vermişti. Geçmişte Halepçe'de 5 bin masum insan katledilmiş, birçoğu da sürgün edilmişti. Filistin yıllardır israil zülmü altında binlerce Şehit verdi. Mavi Marmara olayında 9 kardeşimiz Şehit edilmişti. Rojova da ölen kardeşlerimizin acısı hala yüreğimizde yaşıyor. Suriye'de zalim esed tarafından katliamların ardı arkası kesilmiyor. Mısır'da askeri darbeye karşı direnen masum sivil halktan 5 bin kişi Şehit edildi. Yani işin neresine bakarsanız bakın hep acı hep göz yaşı, kim olursanız olun; Eğer bu masum insanların acısını içinizde hissetmiyorsanız vicdanınızı gözden geçirmenizi tavsiye ederim.

            Soma'daki cenazelerin bir kısmı daha yerdeyken yazar-Gazeteci bozuntusu bazı sütü bozuklar içlerinde ki kinlerini kusarcasına açıklama yapmış ve bir anda tüm vicdan sahibi insanların tepkisini çekmişti. Peki bunu niye yaptılar; Bunların mevcut iktidara olan kinleri gözlerini kör etmiş, kalplerini taşlaştırmış ve bu açıklamaları yapmıştı. İyi de sırf bir iktidara olan kininiz yüzünden bu masum insanları rencide etmekle elinize ne geçti. Aklın sıra bunun üzerinden nemalanıp iktidarı yıpratmak istediler. Ama baltayı taşa vurduklarının farkında olamayacak kadar kör olduklarına inanıyorum.

            Bakın Akit Gazetesi yazarı Hasan Kartakaya Özdil hakkında neler yazmış; Yılmaz Özdil’i anlarım... “Soma’da ölen işçiler buna müstehaktı” demesini anlarım... Çünkü o, Ahmet Türk’ün burnuna Samsun’da “yumruk” atan adam için “adaletin tokmağı” diyen, Salih Mirzabeyoğlu’nun “işkence izleri” ile alay eden, Uludere’de öldürülen “Kürt”lere “katır” diyen, geçmişte “Kerkük’teki Kürtler” için “Ker-Kürt” diyen bir “Kara Faşist”tir... Bu “millet”ten, onun “örf, adet ve inanç”larından “kopuk”tur... Böyle bir “kafa”dan “irin”ler çıkması normaldir!.."

            Hükümet kanadına gelince, bütün Türkiye sizden Soma'daki olayın en ince ayrıntısına kadar araştırılmasını ve suçluların en ağır şekilde cezalandırılmasını bekliyor. Bu durum 301 Şehit ve yakınlarının sizin üzerinizde ki en büyük hakkıdır. Başta kömür madenin de çalışan emekçi kardeşlerimiz olmak üzere hayati risk taşıyan tüm işlerde gereken önlemlerin alınması için yapılabilecek ne varsa yapılması gerektiğinin bilinciyle hareket edilmesini vicdan sahibi insanlar sizden bekliyor.

            Evet, Acının Dili,Dini,Rengi ve Irkı yoktur. Merhamet sahibi insanlar değil bir insan, bir hayvan veya bir fidan bile olsa ona zarar geldiğinde yüreği yanar. Ama bunu rant için, siyasi menfaat için de yapmazlar. Allah bir daha böyle acıları yaşatmasın...Saygılarımla.