Ramazan ayının başlamasıyla insan hayatında gerçek manada belirli bir değişiklik yaşanır. İnsan kendini yatmasından yemesine ve gezmesinden dinlenmesine günlük yaşantısında ki karşılaşabileceği tüm olaylarda değişikliğe giderek, Ramazanı kendisine değil de kendini Ramazan ayına göre değiştirir. Bu esnada insanların en çok dikkat ettiği zaman dilimi ise Akşam namazının okunma saati ile İmsak vaktinin girme saatidir.

            Hayat bu şekilde Ramazanın manevi güzelliği ile devam ederken geçen Pazar günü sabah saatlerinde giden elektrik birçok vatandaşın ister istemez moralini bozdu. Pazar günü olması münasebetiyle hemen hemen herkes evinde bulunuyor ve ailesi ile birlikte dinleniyordu. Elektrik ha geldi ha gelecek derken saat 16 22 sıralarında geldi. Sabah saat 08.30 ikindi 16.30, tam sekiz saat kesinti. Hem de günün en sıcak olduğu saatler, hem de ailece olduğumuz halde, hem de Ramazan ayı...

            Olayın mahiyeti bazı çiftçiler elektrik kesintisi yüzünden ayaklanmış. Kesintinin tüm nedeni bu imiş diye duydum. Arz talep meselesi karşılanmadık sürece bu olay hep yaşanacaktır. Ama bunu Ramazan ayında yapmak insanlara yapılacak en büyük işkencedir. 43 derece sıcaklıkta elektrik yok ve elektrik ile çalışan, yaşamı etkileyen hayatı kolaylaştıran birçok şeyden mahrum kalıyoruz.

            Hükümetin özellikle dikkatini çekmek isterim, Bölgemizde en büyük olay Çözüm süreci ise bunun hemen ardından elektrik sorunu gelir. Bir taraftan çözüm süreci başarıya ulaşsın diye çabalayacaksınız, diğer taraftan bu bölgede yaşayan insanları enerji konusunda bir kaç kişinin vicdanına bırakacaksınız. Bölgemizde elektrik sorunu da çözüme kavuşmadık sürece inanın huzuru zor yakalarız.  

            Adam elektrik sayacını okuyayım derken ilgi ve alakası olmamasına rağmen şahsın Elektrik şartelini indiriyor. Gücü yettiğinin elektriğini kesiyor ama gücü yetmediğinin elektriğine yanaşamıyor. Elektriğini kestiği vatandaşın saati hariç her türlü kablosunu, şartelini beraberinde götürerek sadece sayacı bırakarak adeta hakaret ediyor.

            Bu yaşanan olayların yarın önünüze toplumsal bir olay olarak çıkmayacağı ne malum. Bunun en büyük örneğini geçen Pazar günü gördük. Tedaş içinde art niyetli çalışan bazı insanlar (özellikle dışarıdan gelenler) maalesef toplum huzurunun dibine dinamit lokumu koyuyor ve her an patlamaya hazır bir bomba durumuna getiriyor. Siverek ve diğer ilçelerde yaşanan bazı olaylar bunun göstergesidir.

            Buradan Tedaş yetkililerine sesleniyorum; İnsanlara bu şekilde davranan personellerinize dikkat ediniz. Nasıl olsa ben buranın yabancısıyım, beni kimse tanımaz diyerek halka zulmeden çalışanlarınızı yapmış olduğu ahlaki olmayan davranışlar yüzünde sizler daha çok sıkıntı çekeceksiniz. Siz önce bu davranışlarda bulunan personelinizi hizmet içi eğitimle eğitin daha sonra görev verin. Size dostça olan bu uyarımı da sakın hafife almayın. Çünkü sizin dışarıda görünen yüzünüz çalışanlarınızdır...Saygılarımla...