Yarın (Pazar günü) zilhicce ayına giriyoruz. Çiftçi ve rençberlerin harman zamanları gibi,tüccarlar, esnaflar veya büyük iş adamları için de büyük fırsat olan bazı mevsimler ve fırsat anları vardır. İşte Allah (cc) a yaklaşmak ve onun rızasına ermek için zilhiccenin ilk on günü de büyük fırsat günleridir. Tabi bu vb. günlerde elde edilecek manevi kazancın dünyalık servetlerle kıyası dahi mümkün değildir.

         Allah (cc) birçok sureye yeminle başladığı gibi, Fecr sürresine de yeminle başlamaktadır.Fecre, on geceye (zilhiccenin ilk veya ramazanın son on gecesine), çifte ve teke, (her şeyi karanlığı ile) örttüğü an geceye yemin ederim ki, akıl sahibi için bunlarda elbette bir yemin (değeri) var, değil mi?(Fecr 89/1-5)

         Allah (cc) ın yeminle başladığı her yerde, öncelikle şu iki hikmet vardır. Birincisi: yemin edilen şeyin/şeylerin değerine dikkat çekmek… İkincisi: yeminden sonra gelen konunun önemini anlatmak…

         Konumuz bu ayetlerin tefsiri değil tabi. Bunun için tefsir kitaplarına müracaat edilebilir. Burada asıl dikkat çekmeye çalıştığımız şey müminler için sevapların harman mevsimi, fazilet iklimi ve ganimet gibi değerlendirilmesi gereken, hac mevsimine dikkat çekmektir.

         Buradaki “on gece” ve “çift ve tek”le ilgili değişik rivayetlerin hepsi de değerlidir ve istifade edilmelidir. Ancak bir çok müfessirler ve İslam âlimleri, on geceden muradın, zilhiccenin ilk on gecesi, çift ve tekle kast edilenin de arefe ve bayram günü olduğu üzerinde özellikle durmuşlardır.Allah (cc) bu gün ve gecelerle yemin ettiğine göre, demek ki bu demler Rahmanın (cc) yeminine layık olacak değerdedir. Tek ve çiftten zilhiccenin tüm tekli günlerini (1,3,5 gibi) çiftle de çiftli günlerini (2,4,6) veya bayramın tekli ve çiftli günlerinin kastedildiğini kabul eden rivayetleri alsak da sonuç aynıdır. Yani Allah (cc) bu gün ve gecelere ayrı bir hayır, bereket ve fazilet katmıştır.

Resulullah (sav) şöyle buyurur:

“Günlerden hiçbiri yoktur ki onlarda yapılan bir amel Zilhicce’nin ilk on gününde yapılandan daha faziletli ve Allah’a daha sevgili olsun...” (Tirmizi, Savm 52; Darimi, Savm 52)

“Zilhiccenin ilk günlerinde tutulan (her bir) oruç, bir yıl oruç tutmaya, bir gecesini ihya etmek de Kadir gecesini ihya etmeye bedeldir.” (Tirmizi, Savm 52; İbnMace, Sıyam 39) 

         Peygamberimiz (sav) Arefe gününün faziletine dair de şöyle buyurur: “Arefe gününden daha çok Allah’ın cehennem ateşinden insanları azat ettiği bir gün yoktur.” (Müslim, Sıyam 196) “Arefe günü tutulan orucun bundan önce ve sonra birer yıllık günahları örteceği Allah’tan umulur.” (Müslim, Sıyam 197)

         Şu halde hacda bulunanlar elbette bu günleri değerlendiriyorlar. Ancak daha iyisi de olabilir. Görevli arkadaşlar bu günlerin faziletine yoğunlaşarak sorumlu bulundukları kafileleri daha çok uyarmalıdırlar. Hacda olmayanlar ise kurban ayarlama ve bayram telaşı ve hazırlığı içinde bu mevsimi kaçırmamalıdırlar.

Hac mevsimiyle ilgili bazı tavsiyeler:

         Namaz: farzları huşu ve huzurla, hem fiziki hem manevi açıdan hakkını vererek kılalım. Teheccüd, kuşluk, tehuyyetulmescid, abdest namazı gibi nafilelere de önem verelim.

         Oruç: Her birimiz zilhiccenin ilk dokuz gününü oruç tutarak, hac mevsimini yaşayan kardeşlerimize hayır yarışında iştirak etmiş oluruz. Tabi hacılar arefe gününde oruç tutmazlar. Bayramın dört gününden sonra da oruca devam edebiliriz.

         Dua: Kendimiz, ailemiz, akrabalarımız ve tüm ümmet için bu günlerde duayı çoğaltalım. Özellikle Mısır ve Suriye’deki kardeşlerimiz olmak üzere tüm mazlumları ve mücahitleri hiçbir zaman dualarımızda unutmayalım. Resulullah (sav) ın Sabah akşam okunmasını tavsiye ettiği dua ve zikir demetlerini içeren “Me’surat” isimli kitapçığı özellikle okuyalım ve tavsiye edelim.

         Kur'an okuma: Günlük bir Kur'an virdimiz olsun. Mümkünse bir cüzden aşağı düşmeyelim. Zira Kur'an en efdal zikirdir. Ashabı Kiram (Rıdvanullahialyhimecmain) ın Kur'an la nasıl içli dışlı olduklarını hayatlarından ve hadis kitaplarından okumak bu konudaki aşkımızı daha da artıracaktır.

         Zikrullah: İstiğfar, sübhanellah, elhamdülillah, lêilêheillellah, Allahu Ekber, salavat vb. her tür zikir ve tesbihata her zaman devam etmeliyiz ama özellikle hac mevsiminde… Ayrıca Kur'an okumanın en efdal zikir olduğunu da unutmayalım.

         İnfak: Bu mevsimde buralarda olanlar, nice insanların hayır yarışlarına canlı şahit olmaktadırlar. Bizim memleketlerde yaşanan ramazan ayındaki hayır yarışından çok daha yoğununu burada günübirlik yaşıyorsunuz. Tabi bu günlerdeki hayır yarışı elbette sadece hicaz bölgesi için değildir. Coğrafyanın her karesi için geçerlidir. Yine infaklarımızda mazlumları ve mücahitleri ön plana alalım.Hac ve umrelerimiz makbul ve mebrur, tüm Müslümanlar dünya ahiret mesrur olsun. Amin… mozkilinc@hotmail.com