İrikıyım bir Yahudi cami avlusunda zayıf cılız bir Müslümanı almış altına hem öldüresiye vuruyor, hem de kurtarın beni diye bağırıyor. Vuran da Yahudi, kurtarın beni diye bağıran da… Manzarayı görmeyip sesi duyanla da vah vah ne isterler bu gariban Yahudilerden. İşte yine Müslüman Yahudi’yi dövüyor diye, Müslümanı suçlarlar. Yıllardır Filistin vs. İslam diyarında yaşana manzara bu…

                Bu konuda kısa kısa bazı gerçekleri yeniden hatırlayalım.

·        Filistin davası, ümmetin davasıdır. Mescidi Aksa’nın, miracın ilk durağı olması, Resulullah (sav) ın, Mescidi Aksa’da 124000 peygambere imam olup namaz kıldırması manidardır.

·        Allah (cc) hep Filistin’i, Mısır’ı, Afganistan’ı denemez. Geçmişte bizi de denediği gibi yarın yine deneyebilir. Filistin’de bir asra yakındır, işgal, soykırım, katliam, işkence, zindan, hakaret, aşağılama, talan, alay etme vb. her tür insanlık dışı muamele devam ediyor.

·        İslam diyarının tamamı savaş alanına çevrilmiştir. Düşman, Yahudi, Haçlı ve onların dâhili ve harici işbirlikçileridir. Küfür tek millettir.

·        Bunun önemli bir sebebi, ümmetin içinde bulunduğu dağınıklık, ihtilaf, iftirak ve fitnelerdir. Bu ihtilafların temel sebebi, Yahudi kaynaklı şia ve Yahudi haçlı ortak girişimle oluşturulan vahhabi, tekfirci, harici akımdır. İki zıt kutup gibi duran bu akımlar dünya derin güçlerinin kontrolündedir.

·        İslam diyarının bir asırdır yaşadığı maddi manevi acılar, batıda bir gün yaşansa acaba ne olur? ABD, Avrupa vd ülkelerden birinde, Hama’nın, Halep’in, Felluce’nin, Gazze’nin manzaraları yaşansa oraların halkaları nasıl karşılardı, kör, sağır, dilsiz dünya nasıl karşılardı?

·        Yahudi işgalci ve gasıptır. Meşru bir devlet değildir. Küresel etkileri olan bölgesel bir terör örgütüdür.

·        Oraya yerleşmek için Osmanlının son zamanlarında 200 yıl boyunca olmaz türlü hile ve desiselere başvurmuştur. Sonunda ümmeti darmadağın edip Osmanlıyı yıkmıştır.

·        Mazlum Filistin halkı işgal edilen topraklarında açık hava hapsindedir. Tek çaresi direniştir ve direnişi nefis müdafaasıdır.

·        Yahudi söz ahit falan bilmez, sadece güçten anlar. Bu güne kadar birleşmiş milletlerin yüz elliden fazla kararını takmamıştır ve takmamaktadır. Acaba herhangi bir İslam ülkesi birleşmiş milletlere kafa tutsa ne olurdu?

·        Yahudi köpek misalidir. Kaçanı kovalar dik durandan ise kendisi kaçacak delik arar.

·        Yine köpek misali çoğalmamaktadır. Çünkü lanete uğramıştır. Koyun yılda bir tane kuzular. Her gün mezbaha nelerde ve her yıl kurban bayramında milyonlarcası kesilir. Ancak yine de dağ bayır koyun sürüleriyle doludur. Köpek yılda birden fazla ve her defasında ondan fazla yavru yavrular. Eti yenmez ki kurban edilsin. Ancak yine de sayı olarak çok azdır.

·        Yahudi arzı mev’ud inancı gereği gücü yettiği müddetçe, genişleme faaliyetlerine devam edecektir. Tek çare yeterli bir güçle Yahudi’ye haddinin bildirilmesidir.

·        ABD, tüm batı ve Türkiye, Katar dışındaki İslam ülkelerinin idareleri bu katliama ortaktır.

·        Buzullarda sıkışan bir balina, ağaçta, çatıda sıkışan bir kedi yavrusu vb. medyatik konularda dünyayı ayağa kaldıran dünya nerede? Her gün yüzlerle parçalanarak öldürülen insanların kedi yavruları kadar değeri yok mu?

·        İnsan hakları evrensel beyannamesi ne işe yarar. BM AB NATO Arap ligi, İslam konferansı vb kuruluşlar ne işe yarar, niçin vardırlar? Veya gerçekten var mıdırlar?

·        Filistin direnişinin yok olmasını, en az Yahudi kadar, Ortadoğu’nun satılık idareleri de istemektedirler.

·        Ancak bu idareler, Filistin direnişini sahipsiz, yalnız bırakmakla kendi sonlarını da hazırlamaktadırlar. Zira Yahudi Filistin direnişini yok ederse Filistin topraklarıyla yetinmeyecektir. Aynı tehlike tüm dünya halkları için de geçerlidir. Çünkü Yahudi dünya hâkimiyetini Allah (cc) tarafından kendilerine verilmiş bir hak olarak görmektedirler.

·        Elbette Yahudi bunu gerçekleştiremeyecektir. Tüm bu katliamlarıyla sadece cehennemine biraz daha odun taşımış olmaktadır.

·        Sonunda kaybedenler zalimler, zalimlere yalakalık yapanlar ve onlarla bir şekilde işbirliğine girenlerdir. Mazlumlar ve onların tarafında olanlar eninde sonunda kazanacaklardır.

·        Hak olan bir davanın kaybı olamaz. Sadece imtihan gereği zafer bazen gecikir. Kaldı ki bu dünyada tamamen yenilmek dahi kayıp değildir ki. Zira ahiretteki ecir kesindir.

·        Tüm bu olan bitenler, ümmet içinde birlik ve beraberlik, yardımlaşma ve dayanışmayı elzem ve acil kılmaktadır. Ümmetin birliğine yönelik çalışma farzdır. Ümmetin birliğini zedeleyecek, fitne ve tefrikaya sebep olacak her girişimse haramdır.

·        Futbol maçını vb. eğlenceleri, İslam diyarında yaşanan mezalimden daha çok önemseyenler de bu cürümlere ortaktırlar.

·        Mazlumlar için dua, gösteri, miting, boykot, protesto, mesaj kısaca herhangi bir şekilde destek verebilip vermeyenler sorumludur.

·        Bu mezalime karşı konuşması gerekirken susanlar sorumludurlar. Sabra Şatilla kasabı Ariyel Şaron için “çığır açan lider diyen” Pensilvanya imamı sorumludur.

Ses verin ey Müslümanlar! Ses ver ey dünya! Ey İslam âleminin idarecileri! Bu aymazlığınız, hatta ihanetiniz devam ederse, dünya ahiret zelil ve rüsvay olacaksınız. “Mazlumun ahı indirir şahı.”